''Günümüzde astroloji çok yanlış anlaşılan, araştırılmayan ve burçlardan ibaret bir alan zannediliyor maalesef. Fakat bu yazımda siz değerli okurlara astrolojinin aslında bu yaşam sisteminde neyi temsil ettiğini, neye yaradığını anlatmak istiyorum. Toplamda 4 yıl karma ve okült astroloji hakkında aldığım eğitimler üzerine bu konunun burada yazacaklarımdan çok daha derin olduğunu söyleyebilirim yine de.''
Astroloji aslında yaşamın kendisidir, yaşamdan ayrı öğrenilecek bir alan değildir. Hatta şöyle söyleyebilirim ki; psikoloji de astrolojiden doğmuştur. Sonuçta bizler bir gök kubbenin altında yaşarken hayata astrolojiden ayrı bakmak pek mantıklı değildir. Yer yüzeyi olan bir gezegenin üzerindeyiz. Birlik anlamında sen – ben ilişki karşıtlıklarına girmeden kabul etmemiz gereken bir dünyadayız. Astroloji eğitimi alırken dikkat edilmesi gereken bir şey de kişinin astrolojiyi anlayacak farkındalığı olmasıdır. Merkür; kişinin iletişim şekli ve aynı zamanda neyi nasıl anlayacağıdır.
Karmik olarak Ay düğümleri; karmik hakkedişi simgeler. Haritada %60 kişiyi anlayabiliyoruz, %40’ı da kişinin büyüdüğü aile yaşamında iradesel anlamda seçtiği noktalara dayanıyor. Astrolojide sebepler ve sonuçlar görülebilir, fakat görülen sonuçlar asla bir son değildir. Bitmeyen bir göksel konuma sonuç odaklı bakmak bizi kısıtlar. Karma astrolojide sebep – sonuçtan ziyade bir şeyin bitişinin başka bir şeyin başlangıcının olduğu, hiçbir şeyin durağan olmadığını hatırlarız.
Şöyle ki; astronomi ve astroloji birbirinden farklı değildir.
Nomi: gözlemlemek,
Loji: ilişkilenmek anlamına gelir.
Astro: gök kubbe demektir.
Dolayısıyla ilişkilendiğiniz şeyi gözlemlemek zorundasınızdır. İlişkilendiğiniz şeyle kendiniz de karşılaşırsınız. Gök kubbe altındayız, ondan ayrı değiliz. Yıldızlara bakarken onun bize yansıyan taraflarını inkâr etmek şuna benzer: “ben gözümü kapatıp her yere yürüyebilirim.” Şöyle ki; bir insan bir şeyi bilmiyorsa o yok değildir. Ama insanın en çok bencilleştiği taraf yargının kendisine vurduğu balta da buradan kaynaklanır. Dolayısıyla cahilin anlamı; ne bilmediğini bilmeyendir. Dolayısıyla birisinin gözleme dayalı teorisel anlamlarındaki çıkarımları vardır, birisinin de gözleme dayalı insan fizyolojisinin konusunu incelediği bir taraf vardır.
Sistem iyi ya da kötü üzerine kurgulanmamıştır, güçlü bir sistem vardır. Herkesin doğrusu, yanlışı kendi doğum haritasının potansiyelleri içindedir. Kişinin kendini anlaması, kendine ulaşması beklenir ki kendini güçlü hissetsin. Dolayısıyla gücü kendi potansiyelinizle algıladığınızda anlarsınız. Sistem sizden güçlü olmanızı bekler, ama bu güç başkasını ezen nitelikteki güç değildir. Maalesef değer yargıları çok değiştiğinden dolayı sistemsel gücün algısı farklı değerlendirilebiliyor…
Astroloji, gezegenlerin güçlerinin insan üstündeki etkilerini çalışır. Bu falcılık değildir. Bu, insanın gerçekte kim olduğu, nerden gelip nereye gittiğini öğrenmesinin en iyi yollarından biridir. Astroloji karakteri ortaya çıkarır ve karakter ise kaderdir. Eğer kişi karakterini değiştirebilirse geleceğini de değiştirmiş olur. Bir insan haritasındaki yıldızlara iradesini kullanarak hükmedebilir. Bu konu hakkında Edgar Cayce’ in harika bir sözü vardır:
'“Astroloji, çoğu durumda bir gerçekliktir. Ancak astrolojik açılar sadece birer sembol veya işarettir. Hiçbir etkinin, kişinin kendi iradesinden daha fazla değeri veya yararı yoktur. Astrolojik etkilerin sizi idare etmesine izin vermeyin. Bunları kullanarak eksiklerinizi gidermeye, hatalarınızı en aza indirmeye, erdemlerinizi güçlendirmeye çalışın.”
Edgar Cayce
Comments